28 Ağustos 2011 Pazar

Sizlerle aramızdaki en büyük fark...

Sizlerle aramızdaki en büyük fark bize sunulanları kabullenmek yerine,araştırdıklarımızı öğrenmekti.
Siz zavallılar öznel yorumlarınuzla rahatken kendinizi inandırdığınız dünyanızda,
biz nesnel olabilmek için acı çektik...
Gerçeklerle yüzleşmeye korkarken siz, o gerçeklerle yalancı çıkardık sizleri...
Siz sakladınız, ifşa edenler yine bizdik..
Duyduğunuza bile inanırken,gördüğümüzü bile sorduk sorguladık...
Karanlıkta ışık olmaya çalıştınız ama oralarda biryerlerde sadece aydınlığın olduğunu hayal bile edemediniz...
Sadece aydınlığın olduğunu ve asıl karanlığın orda hatırasının bile olmadığını..,
ama siz karanlıktaki aydınlığı seçerdiniz, güzel olan az olandır sizin için.
Az olan arz edildiğinde talebe dökebilirdiniz çünkü..Amacınız karlılığın devamı..
Bizse kar sadece gülümsemekti herşeyin sonunda.. Gülümsetmekti..
Yarınlar üzerinde hiçbir hakkınız yok bugünü bile yarınlardan soyutlarken..
İnsanların yarınlarını karartıp yaratıldığını sandığınız "aydınlıkla" onları kutsarken cepleriniz dolacak...
İyi kazandıktan sonra ne önemi var ki ?
Büyükler kendi "yarattıkları" kağıtları paylaşır ya da paylaşamazken,
4 üne yeni basmış minik kız çocuğunun ne istediğinin ne önemi var?
Çıkarlar var elden çıkmaması elzem olan..
ya da uğruna elden çıkardığımız onlarca dostumuz..
kim miş o minik kız çocuğu? Nasıl olsa o da inanıcak büyüyünce yalanlarınıza,
o da yalanlarınızdan bir parça olucak..
Belkide o da yalanın ta kendisi olucak sayenizde..
Tek fark var aramızda işte dedim ya.
Biz görüyoruz bu en büyük yalanı.. sizse inanıyorsunuz ona.
ZAVALLILAR!!!
Hepsi boş dünyanın boş işleri.. anlayacaksınız..   
U.E.